Dikkat! Saatlerin ileri alınması ritmimizi bozdu

Saatlerin ileri alınması ile uyku-uyanıklık zamanında oluşan fark dolayısıyla özellikle birkaç gün...

Dikkat! Saatlerin ileri alınması ritmimizi bozdu
Yayınlanma:
Güncelleme:

Saatlerin bir saat ileri alınması üzerine Türk Uyku Tıbbı Derneği’nden (TUTD), uyku-uyanıklık zamanımızda oluşan aktivite farkı dolayısıyla özellikle birkaç gün boyunca trafikte daha dikkatli olma uyarısı geldi.

TUTD Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Murat Aksu, beynimizin birkaç gün boyunca “sirkadyen ritmi” denilen uyku-uyanıklık sürecini düzenleyen aktivitesinde değişiklik yaşanacağını açıkladı. Yeni saat düzenine alışana kadar özellikle dikkat gerektiren ağır işler ve araç kullanımında kaza riskinin artacağı uyarısında bulunan Aksu, bu sürece alışmayı kolaylaştıracak bazı önlemlere de dikkat çekti. Aksu, şunları söyledi:

Sirkadyen ritmi nedir?

“Saatlerde değişiklik yapılması, beynimizin ‘sirkadyen ritmi’ dediğimiz bazı hormonlarımızı da etkileyen ama asıl olarak uyku-uyanıklık zamanını belirleyen bölümünün aktivitesini de değiştirir. Uykuya dalma ve uykudan uyanma sürecimizin değişmesi dolayısıyla yeni saat düzenine beynimizin bu kısmı adapte olana kadar gündüz kendimizi daha yorgun ve bitkin hissedeceğiz. Bu süreçte özellikle araç kullanma ya da diğer ağır makine kullanımı gibi dikkat gerektiren işlerde dikkat daha çok önem kazanıyor. Aksi takdirde trafik kazaları ve iş kazaları artabilir.”

NELER YAPILMALI?

Sirkadyen ritmimizin yeni saat düzenine uyum sağlamasının ise sadece birkaç gün alacağını belirten Aksu, birkaç gün sonra sanki tüm yaşantımızı bu yeni saat düzeninde geçirmişiz gibi uyum sağlayacağımızı kaydetti. Bu süreci kolaylaştırmak ve çabuklaştırmak için ise birtakım önlemler almamız gerektiği anımsatan Aksu, şu önerilerde bulundu:

– Uyku ve uyanıklık saatlerinin düzenli olmasına dikkat etmeliyiz. Yani bir gün saat 24.00’te, ertesi gün 01.00’de yatmamalı. Her gün hemen hemen aynı saatte yataktan kalkmalıyız.

– Gündüz uykularından kaçınmalıyız.

– Alkolden uzak durmalıyız.

– Çay, kahve, kafein içeren diğer içeceklerden en azından birkaç gün uzak durmalıyız.

– Yemek saatlerimizi de yeni saat düzenine uygun hale getirmeliyiz.

Gün ışığına bağlı olarak beynimizin ve vücudumuzun çalışmasını düzenleyen biyolojik saat sistemimizin en önemli kısımlarından birinin uyku uyanıklık olduğunu kaydeden Prof. Dr. Murat Aksu, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Uykunun ne zaman başlayacağı, ne kadar süreceği, ne zaman sonlanacağı beynimizdeki bu sistem tarafından belirlenir. Bu sistemin çalışmasında en önemli etken ise ışıktır. Biyoritm dediğimiz şeyin aslında güneş ışığına duyarlı şekilde işlev gören sirkadyen ritmimiz olduğunu belirtmemiz gerekiyor. Ama sirkadyen ritmin tek işlevi uyku-uyanıklık değildir. Bazı hormonlarımızın salınması, bazı organların çalışması sirkadyen düzene sahiptir. Yani günün değişik saatlerinde değişiklik gösterir.”

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.