En Sinsi Hastalık “Şeker”e Dikkat!

Akupunkturist ve Fitoterapi Uzmanı Dr. Buğra Buyrukçu, 14 Kasım Dünya Diyabet Günü’nde, hastalığın son yıllardaki endişe verici artışına dikkat çekti.

En Sinsi Hastalık “Şeker”e Dikkat!
Yayınlanma:
Güncelleme:

Ülkemizde her 10 kişiden 1’i diyabet, yani şeker hastası. Görülme yaşı giderek düşen hastalık, vücudu sinsice tahrip ediyor. Geleneksel yöntemlerle sağlıklı beslenmek ve hareketli yaşam hastalığın panzehiri. Tedavisi konusunda ise tamamlayıcı tıp yöntemleri çok etkili…

Akupunkturist ve Fitoterapi Uzmanı Dr. Buğra Buyrukçu, 14 Kasım Dünya Diyabet Günü’nde, hastalığın son yıllardaki endişe verici artışına dikkat çekti. Ülkemizde bugün her 10 kişiden 1’inin şeker hastası olduğunu söyleyen Dr. Buyrukçu, diyabet görülme yaşının ise giderek düştüğüne, 5-6 yaş altı çocuklarda tip 1 diyabet görülme sıklığının arttığına işaret etti.

Bu Belirtiler Varsa Dikkat!

Yemekte doymama ve çabuk acıkma hissi, sürekli tatlı yeme ve gece yemek yeme isteği, terleme, baygınlık hissi ve kilo verememe gibi yakınmaların, insülin direncinin habercisi olduğunun altını çizen Dr. Buyrukçu, “Bu belirtiler varsa derhal ilgili hekime başvurun” dedi. Her ne kadar adı tatlı olsa da esasında insan vücudunu sinsice tahrip eden diyabetin, ileri safhalarda ise çok ciddi hastalıklara yol açtığını bildiren Dr. Buyrukçu, şöyle devam etti:

Kanserden Körlüğe Onlarca Hastalığa Davetiye

“Araştırmalara göre önlenebilir kanserlerin yaklaşık yüzde 30’unun temelinde diyabet yatmaktadır. Diyabet tedavi edilmez ise tüm dokulara zarar veren bir hastalık. Kişiyi sakat bırakabilir, böbrek yetmezliğine yol açtığından diyalize mahkûm edebilir, körlüğe neden olabilir. Kalp ve damar hastalıklarının, mide ve bağırsak rahatsızlıklarının da en önemli nedenlerinden biri olan diyabetin en hızlı ilerlediği ülkelerin başında ne yazık ki Türkiye geliyor…”

Ev Tipi Beslenme, Yürüyüş, Bol Su

Şeker hastalığından korunmanın en etkin yöntemlerinden birinin yeterli ve dengeli, olabildiğince geleneksel yani evde hazırlanan yiyecek ve içeceklerle beslenmek olduğunu kaydeden Dr. Buğra Buyrukçu, “Altın öğün kahvaltı atlanılmamalı, kuru meyveler veya mevsimsel meyveler ile birlikte protein oranı yüksek çiğ fındık, badem, ceviz veya az yağlı süt ya da yoğurt ile tokluk sağlanarak kan şekeri düzenlenmeli. Bol su içmek, düzenli yürüyüş ve stressiz yaşam, hastalıktan korunmada değişmez koşullardır” diye konuştu.

Diyabet Tedavisinde Akupunktur Mucizesi

Diyabetin tedavisine ilişkin ise umut veren yöntemler olduğunu vurgulayan Dr. Buyrukçu, “Bugün gelişmiş ülkelerin çoğunda hastalar, insülin enjeksiyonları gibi ilaçlara ek olarak diyabetlerini daha iyi yönetmek için tamamlayıcı tedaviler kullanmayı seçmektedir ve akupunktur en iyi seçenektir. Henüz insülin kullanmaya başlamamış hastalarda ya da sınırda olan diyabette kan şekeri seviyesinin korunmasına yardımcı olan akupunktur, şeker hastalığına bağlı rahatsızlıklar için kullanılan ilaçlara bağımlılığı da azaltmaktadır. Diyabetin en önemli nedenlerinden biri olan obezite ile mücadelede de akupunktur uygulamaları son derece etkili

Kaynak:Basın Bülteni

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.