Terör saldırısının düşündürdükleri

Bildiğiniz gibi geçtiğimiz günlerde Fransa'da elim bir terör saldırısı oldu. 17 insan öldü, birçok insan yaralandı. Olayı şiddetle kınıyorum ve lanetliyorum....

Terör saldırısının düşündürdükleri
Yayınlanma:
Güncelleme:

Bildiğiniz gibi geçtiğimiz günlerde Fransa'da elim bir terör saldırısı oldu. 17 insan öldü, birçok insan yaralandı. Olayı şiddetle kınıyorum ve lanetliyorum. Ölenin ırkı, dini, mezhebi kim olursa olsun; hiç kimse başka bir insanı gerekçe ne olursa olsun öldüremez; onun en tabii hakkı olan yaşama hakkını elinden alamaz. Bütün dinler de benim bu fikrimi onaylar. Bu olaydan sonra Dünyanın ayağı kalkışı, Paris'te 53 devlet ve hükümet başkanının katılımıyla bir buçuk milyon kişinin 11 Ocak 2015 Pazar günü yürümesi, gösterilen bu duyarlık, insanın gözlerini yaşartıyor. Buraya kadar her şey güzel, olması gerekende bu. Şimdi olaylara bir de madalyanın öbür tarafından bakalım. Buna benzer; hatta bu olaydaki ölü sayısının onlarca katı insanlar; Müslüman ülkelerde bu tip eylemlerde öldüğünde Dünyadaki tepkilere bakalım. İnanın bu günkü gösterilen tepkilerin binde biri bile değil. Ey batı!.. Böyle çifte standart uyguladığın sürece ne sen, ne de insanlık huzur ve mutluluk bulamayacaktır. Zira adaletin olmadığı, insanların rızasının dikkate alınmadığı bir Dünyada terör ve savaşlar bitmeyecektir. Hatırlayın daha geçen yıl Hatay Reyhanlı da 52 vatandaşımızı terörde kaybetmedik mi? Hangi batılı devlet başkanını yanımızda gördük. Her gün Irak'ta, Suriye'de yüzlerce insan tavuk gibi ölürken; bu 53 devlet başkanı neredeydi. "Benden ölürse insan, senden ölürse insan değil" diyen bir mantık doğru olur mu? Biz bütün insanlara Yunus Emre, Mevlana gözüyle bakmadıkça bu dünya düzelmez. Teröre karşı yürüyen hükümet başkanları arasında İsrail Başbakanı Netenyahu?da vardı. Yüzündeki pişkinliği gördünüz mü? Daha dört ay önce iki bin Filistinliyi; kadın, çocuk demeden bu adam öldürtmedi mi? Şimdi sütten çıkmış kaşık gibi muhterem. İnsanda bu kadar utanmazlık olur pes doğrusu. Ben diyorum ki: Gücünüzle insanları ezebilir, öldürebilirsiniz. Ancak unutmamamız gereken bir şey var ki; o zaman bu insanların ve onların yakınlarının vicdanlarında ebedi mahkum kalırsınız ve onlar affetmedikçe oradan çıkamazsınız. Bu adam; ana babasız ve kocasız bıraktığı yüzlerce Filistinli çocukların ve kadınların vicdanlarında ebedi mahkumdur. Bir de ecdadımıza bakalım. Osmanlı topraklarının hangisine gitseniz? Osmanlı?nın torunları gelmiş? diye büyük bir sevgi, muhabbet görürsünüz. Çünkü bizim ecdadımız; Adaletiyle, yönetimiyle oradaki halkların vicdanlarında hapis kalmamış. Bin senede geçse hangi Iraklı; ülkesine gelen ABD'liye sevgi gösterir. Özetle bugün batı ve tüm insanlık; Dünyaya barış ve huzur hakim olsun istiyorlarsa İslam dinini ve onun kurallarını 624 yıl uygulayan ve dünyaya huzur, adalet dağıtan Osmanlı'nın yönetim sistemini bir daha gözden geçirmelidir.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.