Türkiye'de 10 kişiden 7'si otizmi duymamış!
Yarın 2 Nisan Dünya Otizm Farkındalık Günü. Her 68 çocuktan birisi otizm riski ile doğuyor, her 20...
Birleşmiş Milletler tarafından deklare edilen 2 Nisan Otizm Farkındalık Günü'nde otizm, dünyanın gündemi olacak.
GFK Türkiye sponsorluğunda Tohum Otizm Vakfı için yapılan “Türkiye’deki Bireylerin Otizm Algısı ve Bilgi Düzeyi” araştırmasında, Türkiye’nin 7 coğrafi bölgesinin 15 ilinde bin 237 kişi ile yüz yüze görüşülerek Türkiye’nin otizm farkındalık karnesi çıkarıldı.
“Türkiye’deki Bireylerin Otizm Algısı ve Bilgi Düzeyi” araştırmasına katılanların yalnızca %29’u otizmi duyduklarını belirtti. Otizmin tedavisinin nasıl olacağına ilişkin soruya ise %73 oranında herhangi bir fikrim yok cevabı verildi. Erken tanı ve eğitim otizmin tek tedavisi olmasına rağmen araştırmaya katılanlar otizmin tedavisinde kullanılan temel yöntemin, hastanede tedavi olduğunu belirtti.
BİLİNEN TEK ÇARE, ERKEN TANI İLE YOĞUN ÖZEL EĞİTİM
Bilimsel araştırmalar, erken tanı ve doğru bir eğitim yöntemi ile yoğun olarak eğitim alan çocukların yaklaşık yüzde ellisinde otizmin belirtileri kontrol altına alınabildiğini, gelişim sağlanabildiğini hatta bazı otizmli çocukların ergenlik yaşına geldiklerinde diğer arkadaşlarından farkı kalmadığını gösteriyor. Ancak araştırmaya katılanlardan otizmi duyanların sadece %18’i tedavi edilebileceğini düşünüyor. Yoğun, sürekli ve özel eğitim otizmin tek tedavisi olmasına rağmen araştırmaya katılanlar otizmin tedavisinde kullanılan temel yöntemin hastanede tedavi olduğunu belirtiyor.
OTİZMİN BELİRTİLERİNE DİKKAT!
Doğuştan gelen ve genellikle yaşamın ilk üç yılında fark edilen karmaşık bir nöro-gelişimsel bozukluk olan otizmin, beynin ve sinir sisteminin yapısını ya da işleyişini etkileyen bir sürecin sonucu ortaya çıktığı düşünülüyor. Otizmin genetik temelleri olabileceği, çevresel faktörlerle tetiklendiği görüşü de hakim.
Otizmli çocukların fiziksel gelişimleri ve dış görünümleri, diğer çocuklardan farklı değil. Otizmin başlıca belirtileri arasında; başkalarıyla göz teması kurmamak, gözlerin bir yere takılıp kalması, ismi söylendiğinde bakmamak, sözleri tekrarlamak, parmağıyla ile istediği şeyi gösterememek, akranlarının oynadığı oyunlara ilgi göstermemek, sallanmak, çırpınmak, parmak ucunda yürümek, dönen nesnelere karşı aşırı ilgi ve takıntılı davranışlar sayılabilir. Çocuğun aynı yaştaki diğer çocuklardan farklı davranışları ve yukarıda açıklanan belirtiler gözlemleniyorsa hemen vakit kaybetmeden otizm konusunda uzman bir psikiyatriste başvurmak çok önemli.
FARKINDALIK İÇİN OTİZME MAVİ IŞIK YAK
2 Nisan Otizm Farkındalık Günü’nde kamuoyunun dikkatini otizme çekmek için başlatılan ve bütün dünyada desteklenen Mavi Işık Yak kampanyasının Türkiye elçisi olan Tohum Otizm Vakfı, tüm Türkiye’ye “Otizme Mavi Işık Yak” çağrısı yapıyor.
2 Nisan günü bütün dünyada olduğu gibi Türkiye’de de binalar mavi ışıkla aydınlatılacak, insanlar mavi giyecek ve sosyal medya hesapları üzerinden #otizmemaviışıkyak etiketi ile otizmle ilgili mesajlar vererek otizmin farkında, otizmli bireylerin yanında olduklarını ifade edecekler.
2 Nisan Dünya Otizm Farkındalık günü sebebi ile açıklama yapan Tohum Otizm Vakfı Genel Müdürü Betül Selcen Özer “Otizmin görülme sıklığı günümüzde çok büyük bir hızla artıyor. 1985 yılında her 2 bin 500 çocuktan birine konan otizm tanısı, günümüzde doğan her 68 çocuktan birisi için konulmakta. Otizmin görülme sıklığından hareketle ülkemizde, 0-18 yaş grubu arasında yaklaşık 352 bin otizmli çocuğumuzun ve gencimizin eğitim, sağlık ve sosyal hizmetlerden faydalanmak için beklediğini biliyoruz.
Bu araştırmanın sonuçları bir kez daha gösterdi ki otizm farkındalığı konusunda daha çok çalışmalıyız. Erken tanı ve eğitimin otizmin tek çaresi olduğunu her platformda dile getirmeliyiz. Buradan herkesi 2 Nisan'da gerçekleşecek 'Otizme Mavi Işık Yak' kampanyamıza destek vermeye, otizm farkındalığı konusunda sesimiz olmaya, otizmli bireylerin ve ailelerinin yanında olmaya çağırıyorum. ” dedi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.