Halil İbrahim Yılmaz: Hukukun hedefi adalettir

Ankara Kent Konseyi Kent ve Çevre Hukuku Çalışma Grubu tanıtım toplantısına, Türkiye Kent Konseyleri Birliği (TKKB) ve Ankara Kent Konseyi (AKK) Başkanı Halil İbrahim Yılmaz, Ankara Barosu Başkanı Av. Mustafa Köroğlu, Ankara 2’Nolu Baro Başkanı Av. Sabri Hafif, AKK Kent ve Çevre Hukuku Çalışma Grubu Başkanı Avukat Erhan Burak Aydın ile avukatlar ve üniversitelerin hukuk toplulukları üyeleri katıldı.

AKK Kent ve Çevre Hukuku Çalışma Grubu Başkanı Avukat Erhan Burak Aydın, Ankara Kent Konseyi çatısı altında başkentin ortak aklı mottosu ile kent ve çevre hukuku konusunda halkın yaşadığı sorunları icracı makama tavsiye kararı niteliğinde ulaştırmak için çalışmalar yürüteceklerini söyledi. Aydın, “Geçtiğimiz aylarda çok büyük bir deprem felaketi yaşadık. Orada mevzuatlar vardı ama mevzuatların uygulanmasında problemler çoktu. Birçok vatandaşımızı kaybettik. Biz başkent özelinde mevcut mevzuatların uygulanmasını da sağlayacak çalışmalar yürüteceğiz. Belediyeler yapı denetim konusunda da yetkiye sahipler. Sadece bir örnek bu. Bu noktada bile mevzuat çalışmalarında fikir vermek, beyanatta bulunmak bile somut sonuçlara götürecek etkin olacak bir grup olacağını düşünüyorum” dedi.

AKK BAŞKANI YILMAZ: HUKUKUN HEDEFİ ADALETTİR

Türkiye Kent Konseyleri Birliği ve Ankara Kent Konseyi Başkanı Halil İbrahim Yılmaz, baroların suya sabuna dokunmayan, memleket sorunlarına duyarsız bir meslek örgütü olmadığını söyledi. Yılmaz, “Barolarımız 6 Şubat’ta yaşanan deprem felaketinde; deprem bölgesinde üstü moloz yığınlarıyla örtülmeye çalışılan o ardı arkası gelmeyen hukuksuzluklarla mücadele eden, depremden etkilenen vatandaşların hukukunu karanlığa ve soğuğa teslim etmedi. Toplum ancak adaletle doyurulur. Bir toplumda kanunları yalnızca Yargıçlar biliyorsa, o memlekette hukuk yok demektir. Hukukun hedefi adalettir. Adaletin temsilcisi ise avukatlardır” dedi.

‘BİR KENTE AİT OLMAYI KATILIMCILIK BELİRLER’

Kent Konseyinin yapısındaki kentlilik hukuku demenin bireysel haklardan, toplumsal haklara dönüşen dayanışma, ortaklaşma ve var olmak demek olduğunu vurgulayan Yılmaz, konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Bir kente ait olmayı mülkiyet ya da zenginlik değil katılımcılık belirler. Örgütsüz liyakat, örgütlü vasata sürekli yeniliyor. Doğru örgütlenmediği müddetçe, yanlışa mağlup olmaya devam edecek. Hukuki bilgi birikimimizi kent menfaatlerine yönelik kullanmadığımız müddetçe kent aidiyetimiz yok demektir. Kente karşı işlenen suçlarda tarafız biz, haklısı haksızı olmaz, bir kentin geleceğini yok etme teşebbüsü varsa eğer bütün hukuki bilgi birikimimizle sağımıza solumuza bakmadan bir adım öne çıkmamız gerekiyor”

Ankara Kent Konseyi’nde ve Türkiye Kent Konseylerinde bu şehirde yaşayan vatandaşların bu hak taleplerinde bulunması ve kente karşı işlenen suçlara karşı farkındalık oluşturmak için çalıştıklarını ifade eden Yılmaz, “Ankara Kent Konseyi; Bu şehri önemseyen, dert edinen kurum ve vatandaşları bir araya getiren bir platform. Kente Karşı suçlar dışında ki tüm kentsel sorunların tartışılabileceği bir ortak iletişim mecrası. Kamu gücünün halkla desteklenmesi ve bu gücün halk denetimini sağlayan bir sivil alan. Ayrıştırıcı ve tasnif edici değil, çözümcü uzlaştırıcı ve kapsayıcı ahlak. Hazırladığı raporlar ve tavsiye kararlarındaki içerikle kentsel politikaya yön verme potansiyeli bulunan Türkiye’nin en büyük kurumsal katılım mekanizmasıdır” diye konuştu.

İLK TOPLANTI ‘HUKUKUN YARINLARI’BAŞLIKLI

1800 bileşeni, 5 meclis, 27 çalışma grubu ve 5 bin gönüllüsü bulunan ve 4 yılda 1115 toplantı ile 910 etkinlik gerçekleştiren Ankara Kent Konseyi bünyesinde kurulan Kent ve Çevre Hukuku Çalışma Grubu ilk toplantısını 'Hukukun Yarınları' başlığı adı altında gerçekleştirdi. Toplantıda Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesi Hukuk ve Demokrasi Gençlik Topluluğu adına Mina Betül Mert, Hacı Bayramı Veli Üniversitesi Hukuk Fakültesi Adalet ve Sosyal Araştırma Topluluğu adına Gökay Kılınç ve Ankara Üniversitesi İdeal Hukuk Kulübü adına Abdullah Ballı yer aldı.

Çalışma grubu başta kent ve çevre olmak üzere doğa, iklim krizi, kültürel ve doğal varlıkların korunması gibi başlıklarda çalışmalar yürütecek.