Abdullatif Acar

Abdullatif Acar

Receb Ayı’nın fazileti

Receb Ayı’nın fazileti

Mamulünüz üç aylara cuma günüyle beraber girmiş bulunuyoruz. İçerisinde birçok kandil gecesini de barındıran üç ayların ilki Recep ayıdır. On bir ayın sultanı olan Ramazan ayının habercisi ve müjdecisi Recep ayının ilk cuma gecesi Regaip Kandilidir. 27. Gecesi ise Miraç Kandili olarak idrak edilecek. Şaban ayının 15. gecesi berat, Ramazan ayının 27. Gecesi ise kadir gecesidir. Haram aylardan bir tanesi olan Recep ayı hürmete layık, tazim gösterilmesi gereken bir aydır. “Recep, Zilkade, Zilhicce, Muharrem" diye anılan haram aylara İslamiyet gelmeden öncede hürmet edilir, bu aylar girince kılıçlar kınına girer, o zulüm kokan cehaletin insanlar üzerindeki baskısı bir nebze olsa hafiflerdi. Her taraf bir güven ve selamet yurduna dönerdi. Öyle hürmet edilirdi ki bu aylar girince, babasının katilini görenler başını yere eğer, hiçbir tepki göstermeden yanından vurup geçerlerdi. Bu aylara hürmet İslamiyet geldikten sonrada devam etmiştir.

“Recep ayında istiğfarı çoğaltın” buyuran Peygamberimiz Recep ayının hilalini gördüğünde ashabına şöyle derdi: “Allah Teâlâ’ya bu ayda iltica eden, bu ayda ondan af dileyene müjdeler olsun” 

Bu nedenle Recep ayı tövbe ayıdır.   Bu ayda yapılan tövbeleri Allah kabul etmektedir. Temizlenme ve arınma ayı olan Recep ayına girince Peygamberimiz şöyle dua ederdi:   

"Allah'ım! Recep’i ve Şâban'ı hakkımızda hayırlı ve mübarek kıl, bizi Ramazan'a ulaştır."  (Camiü's-sağir, 2/90)

Tutulan oruçların günahların affına vesile olacağından ve sevabının kat be kat verileceğinden bu ayda daha fazla oruç tutmaya gayret etmeli. Ancak tamamen bu ayları oruçla geçirilecek diye bir tavsiye yoktur. Zira asıl olan farz olan orucu tuttuğumuz Ramazan ayıdır. Recep ve şaban aylarında bazen tutup bazen bırakmak en uygun olanıdır. Peygamberimizin tavsiyesi bu yöndedir.

Resülullah (s.a.v.) buyurdu ki: 
"Şüphesiz Recep, Allah-ü Teâlâ'nın kendisinde sevapları katladığı, tövbe edenlerden günahların silindiği, duaların kendisinde kabul edildiği ve sıkıntıların kendisinde açıldığı büyük bir aydır." (Kenzül-Ummâl)

Yine Peygamberimiz üç aylar girdiğinde daha fazla ibadete kendini verir, bu mübarek günlerin değerlendirilmesi hususunda ashabına tavsiyelerde bulunurdu.

İbn-i Abbas (r.a.): “Resulullah (s.a.v.) Recep ayında bazen o kadar çok oruç tutardı ki, biz O’nu hiç iftar etmeyecek zannederdik. Bazen de o kadar çok iftar ederdi ki, biz O’nu hiç oruç tutmayacak zannederdik.” buyurmuştur. (Müslim) 

Yine şöyle buyuruyor Allah Resulü:

“Her kim Recep’ten bir gün oruç tutar ve gecelerinden bir geceyi ibadetle geçirirse, Allah-ü Teala onu kıyamet günü azaptan emin olarak diriltir ve sırat köprüsünü Kelime-i Tevhid ve tekbirlerle geçer.” (Deylemi)

Diğer günlerde yapılan ibadetlerdense bu aylarda yapılan ibadetlerin mükâfatı kat be kat verilmektedir. Bu, Yüce Rabbimizin bize olan merhameti gereğidir. Kazancın bol olduğu bu aylar her mümin için fırsat aralığıdır. Bir daha bu aylara yetişeceğimizi, böyle fırsatın elimize geçeceğini bilemeyiz. Öyleyse an’ı en güzel bir şekilde değerlendirmemiz gerekir.

Bediüzzaman, üç ayların kazandırdıkları sevap ve mükâfatlar bakımından, müminlerin önünde nasıl bir kademeli yükselişe vesilesi olduklarına şöyle işaret eder:

"Her hasenenin (ibadetin) sevabı başka vakitte on ise, Receb-i Şerifte yüzden geçer, Şâban-ı Muazzamada üç yüzden ziyade ve Ramazan-ı Mübarekte bine çıkar ve cuma gecelerinde binlere ve Leyle-i Kadirde (Kadir Gecesinde) otuz bine çıkar."(Şualar, s.416)

Recep, Şaban ve Ramazan ayı adeta insanın manevi bir yolculuğunu ve kademe kademe yükselişini simgeler. Recep ayı başlangıcı temsil eder. Bu nedenle niyet ayıdır bu ay aynı zamanda.  Yani hicrete niyet… Bütün kötülüklerden iyiliklere, isyandan teslimiyete, günahlardan uzaklaşıp ibadetlere hicret… Ancak terk etmeden kavuşmak olmaz. Bir şeylerden vazgeçmeden Allah’a ulaşılmaz.  Hayatımızda geçmişte ki kötü davranışların üzerine pişmanlık süngerini çekmeden, tövbe suyuyla kalbimizi temiz hale getirmeden bu yolculuk neticesinde belli bir olgunluğa erişmemiz mümkün olmaz.

Zünnün Mısrî der ki: "Recep ekme ayıdır, Şaban sulama ayıdır, Ramazan derleyip toplama ayıdır. Herkes ne ekerse onu biçer ne yaparsa cezasını çeker. Bir kimse ekimi bırakırsa, hasat zamanı ekmediğine pişman olur. Kıyamet gününde ise çok kötü duruma düşer." (Abdürkadir Geylani, Üç aylar ve Faziletleri) 

Recep ayı hakkında hikmet ehli şöyle demiştir.

Recep eza ve cefayı terk içindir, Şaban amel ve vefa içindir, Ramazan sıdk ve safa içindir.

Recep tövbe ve pişmanlık ayıdır, Şaban muhabbet ayıdır, Ramazan kurbet (Allah'a yakınlık) ayıdır.

Recep ibadet ayıdır, Şaban dünyanın sefasını terk etme ayıdır, Ramazan ibadetlerin mükafatını artıran aydır.

Recep hürmet ayıdır, Şaban hizmet ayıdır, Ramazan nimet ayıdır.

Allah, bu ayların feyzinden bereketinden nasiplenen kullarından eylesin

Selam ve dua ile…

Önceki ve Sonraki Yazılar
Abdullatif Acar Arşivi