Üzgünüm... Üzgünüz...

Milli maç bitmişti. Balkona çıktım. Kırıkkale sessizliğe bürünmüştü. Hiç böyle bir akşam görmemiştim. Telefonum çaldı. İstanbul'dan oğlum...

Üzgünüm... Üzgünüz...
Yayınlanma:
Güncelleme:

Milli maç bitmişti. Balkona çıktım. Kırıkkale sessizliğe bürünmüştü. Hiç böyle bir akşam görmemiştim. Telefonum çaldı. İstanbul'dan oğlum arıyordu. - Duydun mu baba, Hakkari'de çatışmada bir subayla çok sayıda asker şehit olmuş. - Televizyonu açmadım. Hemen bakıyorum. Dağlıca'daki haber ciğerleri dağlıyordu. Demek ki Kırıkkale acı haberi almıştı. Milli maçın sevincini de yaşatmamışlardı, sporseverlere... Demek Kırıkkale yasa bürünmüştü! Yakın balkondan kadınların kahkaha sesleri geliyordu. Haberleri olmamıştı. Balkondayım... Bir sokak ileride süslü gelin arabası geliyordu. Korna sesleri olmadan ve konvoysuz. Gençlerin Mutlu günlerini üzüntüye bırakmıştı terör! İnsanlar çaresiz ve sessiz. Televizyonda ahkam kesenler... Ateş düştüğü yeri yakarmış, bu ateş tüm ülkeyi yaktı. Hain Pusu... Nereye gidiyoruz? Hazırladığım yazının üst bölümüne bunları yazamadan geçemedim. Bir kez değil binlerce kez daha teröre lanet olsun!!! Üzgünüm... Üzgünüz... * * * 23 Ağustos 2015 tarihli Cumhuriyet gazetesinde; Mine G. Kırıkkanat'ın "İktidar delisinin hatıra defteri" yazısını okuduğumda ilk cümlesinde; "Deli muktedirler, dünya siyasal tarihinden hiç eksik olmadı. Bunlar daha önce sıyırtmışlardı da zamanla mı ortaya çıktı, yoksa iktidarda mı çıldırdılar bilinmez; ama hepsinin ortak noktası pervasız hırsızlıklar!" Yazısında bahsettikleri; Eski Senegal Cumhurbaşkanı Abdulaue Wade, Nijerya Cumhurbaşkanı Sani Abacha, Orta Afrika Cumhuriyet'inde yaptığı "fiili rejim değişikliğiyle" kendisini imparator ilan eden Jean-Bedel Bokassa... Ben bu diktatörlerden bahsetmeyeceğim. Geçen yıl gittiğimiz Volga turunda gezdiğimiz St. Peterburg'u görünce şaşırmıştım. Elin delisi böyleyse akıllısı nasıl demiştim. 7 Mayıs 1682 tarihinden ölümü 8 Şubat 1725 tarihine kadar Rus çarı olarak görev yapan, bataklıktan muhteşem bir şehir meydana getiren, I. Petro'dan bahsediyorum. 'Büyük Petro' olarak bilinen Rus hükümdar, Rönesans ve Reform döneminde yaptığı incelemeler ve deneyler sayesinde Rusya'nın Avrupa'nın gerisinde kalmasını önlemiştir. Daha çok sıcak denizlere inme planlarından dolayı denizcilik ve gemicilikle ilgili incelemeler yapan Petro, şanından öte bir gemide en alt rütbede çalışarak ilginç kişiliğini ön plana çıkarmıştır Osmanlılar bu yüzden Petro'ya 'Deli Petro' lakabını takmıştır fakat söz konusu Prut Savaşı'nda Osmanlı'nın karşısına büyük ve dayanıklı gemilerle gelince Deli Petro'nun adı Büyük Petro olarak anılmaya başlanmıştır. Kimi tarihçiler tarafından Rusya'yı, Avrupa'nın ve dünyanın kaderinde söz sahibi devletler arasına soktuğu düşünüldüğünden, "Büyük" sıfatıyla anılırken, kimi tarihçiler tarafından davranışları sebebiyle "Deli Petro" olarak anılmaktadır. Ne işimiz var Deli Petro'yla diyebilirsiniz. St. Petersburg'un görünce şaşırmamak mümkün değil! Çar Deli Petro, Avrupa şehirlerine benzeyen yeni bir şehri sıfırdan başlayarak inşa etme çabasını 1703'ten beri sürdürüyordu. Şehri, 1703'te Büyük Kuzey Savaşı sırasında İsveç'ten aldığı Neva Nehri deltasında kurmaya karar vererek Aziz Petro ve Pavel Kalesi'nin temelini 16 Mayıs 1703 günü atmıştı. 10 yıl boyunca Neva Nehri deltasında büyük bir bataklık alan ıslah edildi. Yeni şehrin ilk yapısı olan Aziz Petro ve Pavel Kilisesi'nden sonra birçok bina Amsterdam'da olduğu gibi çamura gömülmüş direkler ve tahtalar ile kuvvetlendirilmiş temeller üstüne yapıldı. Rusya'nın ağaç mimarisinden farklı olarak Avrupa'dan getirttiği mimarlara şehrin planlarını, kanalizasyonunu ve binaların dağılımını çizdirdi. Fransa'daki Versailles sarayı ile boy ölçüşecek derecede ihtişamlı bir kışlık saray bugünkü Hermitage Müzesi ile çizimlerini bizzat kendisinin yaptığı bir yazlık saray inşa ettirdi. Petersburg, 1712'de başkent ilan edildi.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.