Yüksel Arslan: Ankara’nın evladıyım

ORHAN KEMAL ERKILIÇ

-1-

Seçim günü yaklaştıkça siyaset kazanı da fokur fokur kaynamaya devam ediyor. Milletvekili adayı olan siyasiler ise seçim çalışmalarını iyice yoğunlaştırdı. Bu yoğunluk arasında, İYİ Parti Ankara 3. Bölge 1. Sıra Milletvekili Adayı ve ASKİ Spor Kulübü Başkanı Yüksel Arslan ile genel bir değerlendirme sohbeti yaptık…

HALK İLE HEP İÇ İÇEYDİ

Kendisi daha önce Ankara Büyükşehir Belediye (ABB) Başkanı Mansur Yavaş’ın hem Özel Kalem Müdürü hem de İnsan Kaynakları Daire Başkanı olarak görev yaptığı için belediyeciliği tarif ederken, “Doğumdan mezara kadar halkın ihtiyaçlarını karşılamak için hizmet sunulan bir yer” dedi. Dolayısıyla hep halk ile iç içe olmuş.

Belediyedeki hizmet makamından siyaset noktasına geçince bambaşka bir ortamın içinde bulmuş kendisini doğal olarak.

ÖN SEÇİM BAŞARISI…

İYİ Partili Yüksel Arslan; ilk defa siyasete girmeye karar verirken, buna rağmen yapılan ön seçimden birinci çıkmayı başardı. “Sayın Genel Başkanımız Meral Akşener, ön seçim sonuçlarını dikkate aldı” diye teşekkür etti ancak, “3. Bölge 1. Sıra adayı yaparak sırtımıza büyük bir yük yükledi” sorumluluğunun da bilincindeydi.

SERMAYESİ, ÇALIŞMAK

Başta ABB Başkanı Mansur Yavaş olmak üzere Seçim Koordinasyon Merkezi çalışmaları sırasında siyasilerle bir arada bulunma imkânı yakalayan Yüksel Arslan’ın en büyük sermayesi çalışkanlığı. Bu özelliğini şöyle anlattı:

“Büyükşehir’deki görevlerim için sabah 5 gibi kalkıyor, gece yarılarına hatta saat 02.00’ye kadar çalışıyordum. Seçim çalışmaları daha farklı bir ortamda ve şekilde gelişiyor. Ancak bunun da üstesinden geliyorum.”

FARKLI PROPAGANDA

Farklı bir propaganda çalışması yapmasının nedenleri var. İnsanların önemli bir bölümünün siyasilerden bıktığını, siyaset yorgunu olduklarını bildiği için kendine özgü bir çalışma yöntemi oluşturmuş. Bunun örneğini Nallıhan programıyla verdi:

“Nallıhan’a gitmeden önce bütün arkadaşlarıma mesaj atarak kendilerine ulaştım. Biz Nallıhan’a geleceğiz ama kimsenin işini gücünü engellemeyelim. Yerel pazardan alışveriş yapacak olanlar benimle gelsin…”

İnsanları rahatsız etmeme adına yürütülen bu çalışmalar vatandaşın da hoşuna gitmiş. Kendisi sesini duyurmuş, pazar esnafı kazanmış, insanlar da mutlu olmuş…

O, TAM BİR ANKARALI

Yüksel Arslan, her şeyden önce tam bir Ankaralı. Bunu da “Ankara’nın evladıyım, Beypazarılıyım” diye gururla dile getiriyor. Ankara’da büyümüş, gençliği burada geçmiş.

“Her sokağını bilirim. Sokaklarında izim, iş yerlerinde alın terim var” demesi ondan. Şehri, ilçeleri, insanları tanıyınca bu durum kendisi açısından büyük bir şans olmuş. Diğer partilerden kazanabilecek sırada Ankaralı bir aday çıkmaması da cabası…

ADAYLIĞININ ÖNEMİ…

Adaylığının ‘tarihi’ bir yanı da var. Şöyle:

“Cumhuriyet tarihinde ilk defa Beypazarı’ndan birisi birinci sıradan, kazanabilecek yerden aday oldu.”

Bu güzelliği, her siyasi parti seçmeninden oy olarak görecek ama bunun uzun vadeli yansımaları olacak. Başkentliler demiş ki: “Biz sana destek olup seçersek, diğer siyasi partiler de bundan sonraki tercihlerinde Ankaralılara yer verir.”

YARIN: Köyler boşalmış, yüreğim yanıyor…